SEMAÎ
SIFAT-I SEMÂİYE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Gr: Kelimeye ait, kaideye, gramere uygun olmaksızın işitilmekle öğrenilen sıfat.
ŞEMAİL
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Şimal. C.) Huylar, ahlâklar, tabiatlar.
ŞEMAİM
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Şemime. C.) Güzel kokular.
ŞEMÂİL-İ ŞERÎFE
(Islamic Glossary) :
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin mübârek ahlâk ve âdetleri.Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin şemâil-i şerîfelerini Eshâb-ı kirâmdan Ebû Saîd-iHudrî şöyle anlatmıştır: "Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem, hayvana ot verirdi. Deveyibağlardı. Evini süpürürdü. Koyunun sütünü sağardı. Ayakkabısının s öküğünü dikerdi.Çamaşırını yamardı. Hizmetçisi ile birlikte yerdi. Hizmetçisi el değirmeni çekerken yorulunca,ona yardım ederdi. Pazardan satın aldığı şeyleri torba içinde eve getirirdi. Fakirle, zenginle,büyükle, küçükle karşılaşınca, önce selâm verirdi. Bunlarla müsâfeha etmek için, mübârek eliniönce uzatırdı. Köleyi, efendiyi, beyi, siyahı ve beyazı bir tutardı. Her kim olursa olsun, çağrılanyere giderdi. Önüne konulan şeyi; az olsa da, hafif, aşağı görmezdi. Akşamdan sabaha vesabahtan akşama yemek bırakmazdı. Güzel huylu idi. İyilik etmesini severdi. Herkesle iyigeçinirdi. Güler yüzlü, tatlı sözlü idi. Söylerken gülmezdi. Üzüntülü görünürdü. Fakat, çatıkkaşlı değildi. Aşağı gönüllü idi. Fakat, alçak tabîatli değildi. Heybetli id i. Yâni saygı ve korkuhâsıl ederdi. Fakat kaba değildi. Nâzik idi. Cömerd idi. Fakat isrâf etmez, faydasız yere bir şeyvermezdi. Herkese acırdı. Mübârek başı hep önüne eğikti. Kimseden bir şey beklemezdi.Saâdet, huzûr isteyen O'nun gibi olmalıdır." (İmâm-ı Gazâlî)
nursemaid
(English - Turkish Dictionary) :
i. dadı.