SANAYİ
ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ
(Dictionary of Economics) :
Sanayi yatırımlarını özendirmek ve sanayi üretiminin artmasını sağlamak amacıyla oluşturulan büyük sanayi bölgelerine verilen isim. Birbirleriyle uyumlu üretimde bulunan küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarının ortak altyapı hizmetlerinden yararlanmak üzere belirli bir alanda ve standart fabrika binaları içinde planlı biçimde toplanması olarak da tanımlanır. Burada 100den az iºçi çaliºtiran birimler küçük, 100-200 arasında işçi çalıştıran birimler orta ölçekli olarak kabul edilmektedir. Sanayinin geliştirilmesinde ve kentsel yerleşme düzeninin denetlenmesinde bir araç olarak ortaya çıkan OSB, Türkiyede ilk kez 1961-62 yıllarında Bursada gerçekleştirilmiş, sonraki yıllarda Manisa, Gaziantep, Eskişehir gibi illerde OSB kurulmuştur. OSB Türkiyede esas olarak sanayinin az gelişmiş bölgelere doğru yaygınlaştırılması ve dağınık düzensiz sanayi kuruluşlarının planlı bir yerleşme düzeni içcinde toplulaştırılması amaçlarıyla gerçekleştirilmektedir.
SANAYİLEŞME
(Dictionary of Economics) :
Dar anlamda sanayileşme, mal üretiminde makine kullanmayı ya da milli gelir içinde sanayi kesimi payının belirli bir orana erişmesi biçiminde tanımlanabilir. Geniş anlamda sanayileşme ise özellikle 19. yüzyılda başlayan Sanayi Devrimi ile birlikte oluşan ve ülkelerin ekonomik, sosyal, siyasal vb. alanlarda uğradıkları değişlikler dikkate alınarak açıklanabilir. 18. ve 19. yüzyılda Batı Avrupa ülkelerinin gelişmesinde rol oynayan sanayileşme hareketi genellikle her ülkede birbirine benzer sosyo ekonomik yapısal değişmelere neden olmuştur. Bu bakımdan sanayileşme kavramını açıklayabilmek için sanayi kesiminin ülkenin tüm yapısına etkilerini ele almak gerekir. Sanayileşme yalnızca sanayi kesimine yeni yatırımlar yapmak, tüketim maları imalatından ara malları üretimine geçmek değildir.Sanayileşmeyi hem kendi içindeki hem de oluşturduğu sorunları göz önüne alarak değerlendirmek gerekir.
YEDEK SANAYİ ORDUSU
(Dictionary of Economics) :
Kapitalizm ilerledikçe, işgücü talebi sermaye birikimine orantılı olarak artmadığı için ortaya çıkan işsizler. Marxın kullanmış olduğu bir terimdir. Marxa teknolojik iºsizligin artması sonucu, işsiz işçiler ordusunun her gün biraz daha büyüyeceğini idda etmektedir. Bu durum ise birçok bakımlardan ücretleri aşağıya doğru itecektir. İşsizliğin oluşturduğu baskı, istihdam edilenlerin daha fazla emek sağlamalarına yol açacaktır. Bu suretle emek arzı bir anlamda işçi arzından müstakil olmaktadır.
YENİ DOĞAN SANAYİ
(Dictionary of Economics) :
Dış ticarette koruyuculuğu savunanların ileri sürdükleri tezlerden biri. Bu görüşe göre, ilerde gelişip karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olacak sanayiler, optimum üretim düzeyine ulaşıncaya kadar dış rekabete karşı korunmalıdır. Aksi halde yabancı firmaların rekabeti daha gelişme fırsatı bulmadan yeni kurulan sanayilerin çökmesine neden olacaktır. Bu görüşü savunanlar, yeni kurulan endüstrilerin optimum üretim hacmine ulaştıklarında sağlanacak olan içsel ve dışsal ekonomiler nedeniyle, yabancı üreticilerle rekabet edebilir bir duruma geleceğini ileri sürerler.
MONTAJ SANAYİ
(Dictionary of Economics) :
Bir ürünün ayrı ayrı parçalarının bir araya getirilerek ürünün tamamının elde edilmesidir. İşletme ürettiği ürünün her parçasını kendi üretmeyebilir. Bunları başka işletmelerden veya kendi işletmesinin farklı birimlerinden sağlayabilir. Ne şekilde olursa olsun, ayrı ayrı parçalrın biraraya getirilmesiyle ürünün elde edilmesine montaj denir.