MÜŞTEKÂ
MÜŞTEKÂ-ANH
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Kendisinden şikâyet olunan kimse.
MÜŞTEKAT
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Türemiş kelimeler. Bir kökten ayrılmış kelimeler.
MÜSTEKAR
(Islamic Glossary) :
1. Karar kılınacak, yerleşilecek yer.Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki:O (cehennem) ne kötü bir müstekar ve kalınacak yerdir. (Furkân sûresi: 66)2. Sâbit, hiç değişmeyen, yerleşmiş, değişmez.İslâmiyet, insanların mukadderâtını (işlerini) belli müstekar bir adâlet temeline bağlamış,diktatörlerin, zâlimlerin, câhillerin, şahıslar ve zümreleri kayıran veya ezen, birbirine uymayanahkâm (hükümler) yapmalarına hâcet bırakmamıştır. Halkın muk adderâtını tesâdüfe, şansadeğil, beyâza-siyaha ve doğuya-batıya yayılan eşit haklara, âdil hükümlere bağlamıştır. Fıkıhkitabları, her ilerlemedeki zorlukları çözen, her çağda huzûr ve seâdeti sağlayan ilâhî hükümleribildirmektedir. (Abdülhakîm Arvâsî)