MUZTAR
MUZTARRÎN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Çaresizler. Sıkıntı içinde olanlar.(Arkadaş! Bilhassa muztar olanların dualarının büyük bir tesiri vardır. Bazan o gibi duaların hürmetine, en büyük bir şey, en küçük bir şeye musahhar ve muti olur. Evet, kırık bir tahta parçası üzerindeki fakir ve kalbi kırık bir mâsumun duâsı hürmetine, denizin fırtınası, şiddeti, hiddeti inmeğe başlar. Demek duâlara cevap veren Zât, bütün mahlukata hakimdir. Öyle ise, bütün mahlukata dahi Hâliktir. ... M.N.)
MÜZTAR
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Bak: Muztar)
MUZTAR
(Islamic Glossary) :
Sıkışık, zor durumda olan, çâresiz.Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyuruyor ki:Allahü teâlâ, size ölüyü (Murdar hayvanı) , kanı, domuz etini, bir de Allah'tan başkasıiçin kesileni, kesin olarak haram kıldı. Fakat kim bunlardan yemeye muztar kalırsa,(kimseye) saldırmamak ve haddi (ölmeyecek miktârı) geçmemek şartıyla, onun üzerinegünâh yoktur. Şüphesiz ki, Allah çok bağışlayıcı ve çok merhâmet edicidir. (Bekara sûresi:173)Muztar olana, piyasadaki en yüksek değerinden gaben-i fâhiş ile yüksek fiyata satmakfâsiddir. (İbn-i Âbidîn)