KÂMİL
Mürşîd-i Kâmil
(Islamic Glossary) :
Tasavvufta kemâle gelmiş, olgunlaşmış, evliyâlık mertebelerinin sonuna ulaşmış, kâbiliyetiolanları bu yolda yetiştiren rehber zât.Mürşîd-i kâmilin bakışları, kalb hastalarına (kalbi Allahü teâlâdan başka şeylere tutulmuşolanlara) şifâ verir. Onun teveccühü yâni kalbini bir kimseye çevirmesi; kötü, çirkin huylarıinsanların kalbinden siler, süpürür. (İmâm-ı Rabbânî)Mürşîd-i kâmillerin en üstünleri, dört mezheb imâmlarıdır. Bunlar; İmâm-ı a'zâm EbûHanîfe, İmâm-ı Şâfiî, İmâm-ı Mâlik ve İmâm-ı Ahmed bin Hanbel'dir.Bu dört imâm, İslâmdîninin dört temel direkleridir. (Abdülhak-ı Dehlevî)Mürşid-i kâmil, mürîdi evvel ehl-i hal iderSonra, Fahr-i kâinâtın bezmine idhâl iderNice yıllar sa'y ile eremediği menzileBir nefeste mürşid-i kâmil onu îsâl ider(Abdülehad Nûrî)
MÜTEKÂMİL
(Islamic Glossary) :
Null
Tahâret-i Kâmile
(Islamic Glossary) :
Tam temizlik. Abdest veya boy abdesti alınarak yapılan temizlik.Özür sâhibi, özre sebeb olan şeyi durduğu zaman, abdest alıp, o şey tekrar başlamadanönce, mestlerini giyse tahâret-i kâmile ile giymiş olup, yirmi dört saat mesh eder. (ŞeyhülislâmYahyâ Efendi)
kâmil
(Turkish - English dictionary) :
1. perfect, complete, consummate. 2. entire, full, whole. 3. mature and experienced person. 4. Sufism (someone) who has reached spiritual maturity, who has become spiritually wise. 5. slang hashish, hash.
kâmilen
(Turkish - English dictionary) :
completely, entirely, fully, wholly; all of ...: Atlarını kâmilen sattı. He sold all of his horses. Bu kumaş kâmilen pamuk. This cloth is pure cotton.