KÂBUL
kabullenmek
(Turkish - Kurdish Dictionary) :
hewandin.
KABUL
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. 1. Görmeye gelen bir kimseyi içeri alma: Sizi daha sonra kabul edecek. 2. Bir şeyi uygun görüp gereğini yapma, razı olma: Bu suçu kabul edemem.
KÜSNÜKABUL
(Turkish - Turkish dictionary) :
b.is. İyi karşılayış.
TEKABÜL
(Turkish - Turkish dictionary) :
is. Karşılık olma.
ADEM-İ KABUL
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
İsbatı tasdik etmemek. Şek, hükümsüzlük. İman hükümlerini lâkaydlıkla karşılamak, nefy ve inkâr etmek, kabul etmemek, göz kapamak gibi câhilâne bir hükümsüzlük. Bir terk, bir cehl-i mutlak. (Kabul etmemek başkadır. İnkâr etmek başkadır. Adem-i kabul, bir lâkaydlıktır, bir göz kapamaktır ve câhilâne bir hükümsüzlüktür. Bu surette, çok muhal şeyler onun içinde gizlenebilir. Onun aklı, onlarla uğraşmaz. Amma inkâr ise: O adem-i kabul değil, belki o kabul-ü ademdir, bir hükümdür. Onun aklı, hareket etmeye mecburdur. M.) (Bak: Kabul-i adem)