HİLKAT
TUBA-İ HİLKAT
(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Hilkat ağacı, hilkat tubası. Kâinat, teşbih yapılarak tuba ağacına benzetilmiştir.(Tuba-i hilkatten semavat şıkkına hep kehkeşan ağsanınaBir Cemil-i Zülcelâl'in dest-i hikmetiyle takılmış pek güzel meyveleriz biz. M.)
U'CUBE-İ HİLKAT
(Osmanlıca - Türkçe Sözlük) :
Yaratılıştan insanlara hayret verici olan. Şaşılacak, hayrete düşülecek hilkat garibesi.
HİLKAT
(İslami Terminlər Lüğəti) :
1. Yaratılış, yaratılma.Üzerinde yatıp kalktığınız, yiyip içtiğiniz, gezip dolaştığınız, gülüp oynadığınız, dertlerinizedevâ, korkulara, sıcağa-soğuğa, açlığa-susuzluğa, yırtıcı ve zehirli hayvanlar ile düşmanlarınhücumlarına karşı koyacak vâsıtaları bulduğunuz şu yer küresi yapılırken, taşları, topraklarıhilkat fırınlarının ateşlerinde pişirilirken, suyu ve havası kudret kimyâhânesinde imbiklerdençekilirken, siz nerede idiniz, ne içinde idiniz, hiç düşünüyor musunuz? (Seyyid AbdülhakîmArvâsî)İslâmiyet'i işitmeyen çok kimse vardır ki, önceleri bozulmuş, uydurulmuş dinlerinmensuplarına aldanmışlar, astronomide ve fen mensuplarına ve bilhassa tıb ilminde gördüklerinizamlı hâdiselerin birbirlerine bağlantılarını düşünerek, hilkatin sırları nı bu hesaplı düzeninhakîkatini anlamak istemişlerdir. Bunlar yine akl-i selîmleri ile İslâmiyet'in bildirdiği güzelahlâkın bir çoğunu bulup müslüman gibi yaşamış, kendilerine ve başkalarına faydalıolmuşlardır. (M. Sıddîk bin Saîd)İnsanın hilkatından maksat, kulluk vazîfelerini yapmaktır. (İmâm-ı Rabbânî)2. Doğuştan gelen vasıf, cibiliyet, fıtrat. (Bkz. Fıtrat)
hilkat
(Türkçe - İngilis lüğət) :
,-ti 1. creation. 2. natural disposition; natural constitution, nature. garibesi monstrosity, freak.