HÂDİ

Results for "HÂDİ"

Ottoman - Turkish Dictionary

EHADİS-İ MEVZUA

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Bak: Hadis-i Mevzu')
 Ottoman - Turkish Dictionary

EHADİS-İ MÜRSELE

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Bak: Hadis-i Mürsel)
 Ottoman - Turkish Dictionary

EHADİS-İ SAHİHA

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Bak: Hadis-i Sahih)
 Ottoman - Turkish Dictionary

EHADİYYET

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Ahadiyet) Allah'ın (C.C.) her bir şeyde kendine âit birlik tecellisi. (Ehadiyyet, her bir şeyde Halik-ı Külli Şey'in ekser esmâsı tecelli ediyor demektir. Meselâ: Güneşin ziyası, bütün zemin yüzünü ihata ettiği haysiyeti ile vahidiyyet misâlini gösterir ve her bir şeffaf cüz'de ve su katrelerinde, güneşin ziyası ve harareti ve ziyasındaki yedi rengi ve bir nevi gölgesi bulunması ehadiyyet misâlini gösterir. Ve her bir şeyde, hususan zi-hayatta ve bilhassa her bir insanda o Sani'in ekser esması onda tecelli ettiği cihetle ehadiyeti gösterir. M.) (Bak: Rahmaniyyet)
 Ottoman - Turkish Dictionary

HÂDÎ

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Hidayete ermiş. Mürşid. Rehber, delil. Hidayet yolunu gösteren. Hidayete, doğruluğa eriştiren. Önde giden.
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (245441k) Turkish - Germany Dict. çüş (111293k) Turkish - French Dict. açık (94274k) Turkish - French Dict. ırmak (88154k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (82525k) Turkish - Germany Dict. ılım (75847k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (72083k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (69801k) Turkish - French Dict. çatı (68104k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (65873k) Turkish - French Dict. balık (64743k) Turkish - Germany Dict. hasır (63854k)