EBEDÎ

Results for "EBEDÎ"

Turkish - Turkish dictionary

EBEDÎ

 (Turkish - Turkish dictionary) :
s. Sonsuz, ölümsüz.
 Turkish - Turkish dictionary

EBEDİYEN

 (Turkish - Turkish dictionary) :
zf. Sonsuz olarak.
 Turkish - Turkish dictionary

EBEDİYET

 (Turkish - Turkish dictionary) :
is. Sonsuzluk.
 Ottoman - Turkish Dictionary

ÂRÂMGÂH-I EBEDÎ

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Ebedi olarak dinlenilecek yer, sonsuz olarak istirahat edilen yer, mezar.
 Ottoman - Turkish Dictionary

EBEDÎ

 (Ottoman - Turkish Dictionary) :
Sonsuza ve ebediyete âit. Ebediyete dâir ve müteallik.(Kur'ân bize bu âlemin fâni, geçici olduğunu, herşeyin devamlı değiştiğini ve takdir edilen bir zaman sonunda sona erdiğini ve ereceğini belirtiyor. Madde âleminin bir başlangıcı ve sonu olduğunu bundan da anlıyoruz. Kur'ân, bize ebedî âlemin varlığını da haber veriyor, bu dünya hayatının ebediyet âlemine geçiş için bir hazırlık, tekâmül ve geçiş dönemi olduğunu, ebediyet âlemindeki hayata uygun bir varlık olmak için bu dünyada Allah'ın emir ve kanunlarına uygun yaşamak gereğini hatırlatıyor ve emrediyor.)
Keyword Searches Turkish - French Dict. ılık (181093k) Turkish - Germany Dict. çüş (94997k) Turkish - French Dict. açık (78122k) Turkish - Turkish Dict. İNDÎ (70123k) Turkish - French Dict. ırmak (67990k) Kurdish - Turkish Dict. naşî (55961k) Turkish - French Dict. çatı (55603k) Turkish - Turkish Dict. HÂDİS (54969k) Turkish - French Dict. balık (53031k) Turkish - Germany Dict. ılım (51583k) Turkish - Germany Dict. hasır (51149k) Kurdish - Turkish Dict. rêsî (50981k)