Toggle navigation
İletişim
Türkçe
Türkçe
İngilizce
Almanca
Fransızca
İspanyolca
İtalyanca
Azerice
İçinde geçer
İçinde geçer
Aynen
İle başlar
İle biter
SOZLUKLER
Ara..
SOZLUKLER
×
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
DÂHİL
"DÂHİL" Kelimesi için arama sonuçları
dahil
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. the interior, inside. 2. including: vergi dahil including the tax. etmek /ı, a/ to insert (something) in; to include (something) in. olmak /a/ to be included (in).
dahilen
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
internally.
dahili
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. internal. 2. domestic (as opposed to foreign). harp civil war. hat 1. telecommunications internal line; house telephone (in a hotel). 2. transportation domestic line. işler pol. internal affairs, domestic affairs, Brit. home affairs.
dâhilik
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
genius, great talent.
dahiliye
(Türkçe - İngilizce Sözlük) :
1. (a country´s) domestic affairs, internal affairs, Brit. home affairs. 2. ministry for internal affairs. 3. internal medicine. 4. internal diseases. 5. ward for internal diseases. mütehassısı internist. subayı officer charged with managing the internal affairs of a military school. D Vekâleti Ministry for Internal Affairs; Brit. the Home Office. D Vekili Minister of the Interior; Brit. Home Secretary.
««
«
4
5
6
7
8
9
10
»
»»
Hidden div
Son Aranan Kelimeler
worse still
raw sewage
floating
miras yedi
borani
in the presence of
İFAKAT
presión
detrás
Reaktionär
smokin
mücellit
Çok Aranan Kelimeler
ılık (221017k)
çüş (101740k)
açık (84950k)
ırmak (77601k)
İNDÎ (74391k)
naşî (64027k)
çatı (61957k)
ılım (61707k)
rêsî (60480k)
HÂDİS (59901k)
balık (58048k)
hasır (56335k)
Tüm sözlüklerde ara
Türkçe - Fransızca Sözlük
Fransızca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Almanca Sözlük
Almanca - Türkçe Sözlük
Türkçe - İspanyolca Sözlük
İspanyolca - Türkçe Sözlük
Türkçe - Kürtçe Sözlük
Kürtçe - Türkçe Sözlük
Türkçe - İngilizce Sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
Türkçe - Türkçe Sözlük
İtalyanca - Türkçe Sözlük
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
Azerice - Türkçe Sözlük
Biyoloji Sözlüğü
Felsefe Sözlüğü
Kimya Sözlüğü
Piskoloji Sözlüğü
Sosyoloji Sözlüğü
Ekonomi Sözlüğü
Tıp ve Hematoloji Sözlüğü
Çevre Sözlüğü
İsimler Sözlüğü
Denizcilik Sözlüğü
Meteoroloji Sözlüğü
Otomotiv Sanayi Sözlüğü
Rüya Tabirleri Sözlüğü
İslami Terimler Sözlüğü
Bilgisayar, İnternet Sözlüğü
Turizm Sözlüğü
Bitkiler Sözlüğü
Yemek Tarifleri Sözlüğü
Kaynakçı Sözlüğü Eng - Tr
Kaynakçı Sözlüğü Tr - Eng
Tüm sözlüklerde ara