AKİKA
EHSÂS-I RAKİKA
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
İnce hisler, ince duygular.
EM'Â-İ RAKİKA
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
İnce bağırsaklar.
FİLHAKİKA
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(Fi-l-hakika) Hakikatte, esasında, hakikaten, doğrusu.
HAKİKAT
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(C.: Hakaik) Bir şeyin aslı ve esâsı. Mahiyeti. Gerçek. Doğru. Sahih. Künh. Sâbit ve vâki. * Kadirbilirlik. Sadâkat, doğruluk. Kâinat ve tabiat ve uluhiyet hakkında bütün teşbih ve mecazlardan âri ve zâhir olan gerçek. * "Mecâz" karşılığı, esas olarak kullanılan kelime. * Edb: Bir kelime neyi anlatmak için konulmuş ise, bu kelimenin o mânada kullanılması; göz kelimesinin, aynı o bilinen uzuv mânasında kullanılması gibi. (Bak: Mahiyet, Mecaz)
HAKİKAT-BÎN
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Hakikatı gören, hakikatı anlayan. Hakikatşinas. Hakikata inanan.