ABİYE
RABİYE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
(C.: Revâbi) Yüce, yüksek yer.
SAHABİYE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmı sağ iken görmüş olan ve mü'mine olarak vefat etmiş bulunan kadın müslüman. (Bak: Ashab)
ŞEBABİYET
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Gençlik, tazelik. Yiğitlik. Civanlık.
ŞÜRABİYE
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
f. Bir şeye bakmak için boyun uzatmak.
ASABİYET [İng. Patriotism]:
(Sociological Dictionary) :
İnsan topluluklarında fertleri birbirine bağlayan yanı kabile, millet ve ümmete dahil olma duygusunu uyandıran bağdır. Bu bağ manevî yönü ağır basan ortak bir kollektif şuurdur. asabiye kavramı, Doğulu bir sosyal bilimci olan İbn-i Haldun'un metod görüleri arasında kullanılmıştır. (Bkz. Haldun, ibn-i) İbn-i Haldun'un "Mukaddeme" adlı meşhur eserinde ele alınmıştır. İbn-i Haldun sosyal değişmeyle ilgili görülerini ümran, asabiyet ve tavırlar adını verdiği üç temel kavramla ilgili determeni münasebetlere dayandırmıştır. İbn-i Haldun'daki bu determinizm (muayyeniyetçilik, gerekircilik), maddî ve manevî faktörlere birlikte dayanan bir görüştür.İbnî Haldûn'dan ilham olan Cevdet Paşa da devletlerin kuruluşunda asabiyeyi temel unsur olarak ele alır. Ancak, determinizm fikrine biraz uzak durmaktadır. (Kuran, E. 1994)