ŞİRÂ


Risultati per "ŞİRÂ"

Ottomano - Dizionario turco

SIRAF (SARUF)

(Ottomano - Dizionario turco) :
Hayvanın kızmakla erkeğini araması.
Ottomano - Dizionario turco

SIRAM

(Ottomano - Dizionario turco) :
Hurma ve yemiş toplayacak vakit. * Toplanmış hurma ve yemiş.
Ottomano - Dizionario turco

SIRAR

(Ottomano - Dizionario turco) :
Devenin sütü çok olsun ve yavrusu emmesin diye emziğinin dibine bağladıkları ip.
Ottomano - Dizionario turco

SIRAT

(Ottomano - Dizionario turco) :
Etrafı hudutlu ve işlek cadde. Geniş yol.
Ottomano - Dizionario turco

SIRAT KÖPRÜSÜ

(Ottomano - Dizionario turco) :
Cennet'e gidebilmek için herkesin üzerinden geçmeğe mecbur olduğu ve Cehennem üzerine kurulmuş olan köprü.(İ'lem Eyyühel Aziz! İnkılâblar neticesinde, her iki taraf arasında geniş geniş dereler husule geliyor. O dereler üstünde her iki âlemle münasebettar köprüler lâzımdır ki, her iki âlem arasında gidiş geliş olsun. Lâkin o köprülerin inkılâbat cinslerine göre şekilleri, mâhiyyetleri mütebayin; isimleri mütenevvi olur. Meselâ uyku âlemi, yakaza ile âlem-i misal arasında bir köprüdür. Berzah, dünya ile âhiret arasında ayrı bir köprüdür. Ve misal, âlem-i cismani ile âlem-i ruhanî arasında bir köprüdür. Bahar, kış ile yaz arasında ayrı bir nevi köprüdür. Kıyamette ise, inkılâb bir değildir. Pek çok ve büyük inkılâblar olacağından, köprüsü de pek garib, acib olması lâzım gelir. M.N.)