İNTİKA
SÜR'AT-İ İNTİKAL
(Ottoman - Turkish Dictionary) :
Çabuk anlayıp intikal etme. Kavrama çabukluğu.
İNTİKAL SAFHASI
(Dictionary of Economics) :
Toplumların ekonomik gelişimini tarihsel bir yaklaşımla açıklamaya çalışan W. Rostowun tarihsel büyüme aşamalarından ikincisidir. Bu aşamada harekete geçmek için gerekli olan hazırlıklar yapılır. Bu aşamada ulusal onur, özel çıkar, genel refah, yeni kuşaklara daha iyi bir yaşam tarzı hazırlamak iktisadi gelişmeden beklenen amaçlar olarak bilinir. Doğayı değiştirme çabası vardır. Siyasal entegrasyon başlamıştır. Merkeziyetçi ve ulusal devlet kurulmuştur. Buna geçciş aşaması da denir.
VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ
(Dictionary of Economics) :
Bedelsiz veya karşılıksız olarak elde edilen servet unsurlarından alınan bir tür servet vergisidir. Kişi miras, vasiyet, vb. yollarla servete sahip olduğunda veraset vergisi; bağış veya başka yollardan servet sahip oluyorsa intikal vergisi ödemek zorundadır.
İNTİKAM
(Dream Dictionary of Phrase) :
Bakınız; Öc Almak.
İNTİKAM
(Islamic Glossary) :
1. Öc alma.İntikâm almağa gücü yeten kimseye yakışan; kızmamak, kin tutmamak ve bağışlamaktır.(Ebû Ziyâd)2. Allahü teâlânın; zâlim, inadcı ve kibirli (büyüklenen) kimseleri şiddetli bir azâb ilecezâlandırması.Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki:(Yâ Muhammed!) Biz senden önce, kendi kavimlerine (nice) peygamberler gönderdikde, (o peygamberler) onlara (helâl ve harâmı bildiren, hak peygamber olduklarını isbât edenapaçık) delillerle geldiklerinde, kavimleri onları yalanladılar. Fakat (îmân etmedikleri için)biz o günâh işleyenlerden intikâm aldık... (Rûm sûresi: 47)Vaktâ ki (Fir'avn ve kavmi inâd ve isyân ederek) bizi gazablandırdılar (kızdırdılar). Biz dekendilerinden intikâm alıp, hepsini birden (denizde) boğarak helâk ettik. (Zührûf sûresi:55)Haramları (Allahü teâlânın yasaklarını), büyük ve küçük günah diye ikiye ayırmışlar ise de,küçük günahlardan da, büyük günah gibi kaçınmak, hiçbir günâhı küçümsememek gerekir.Çünkü, Allahü teâlâ intikâm alıcıdır. Gadabını, düşmanlığını günâhlar içi nde gizlemiştir. Küçüksayılan bir günâh, intikâmına, gadabına sebeb olabilir. (Muhammed Rebhâmî)